Soğuk havalar ile birlikte özellikle, toplumsal yaşamda hastalıkların yayılması daha hızlı oluyor. Bu anlamda vücudun direncini hasta olmadan önce artırmak çok önemli. Ama ne kadar istesek ve kaçsakta, hastalıklar insanın yakasını bırakmıyor.
İşte bu durumda doğal antibiyotik etkisi olan bitkilerden yararlanabilir, yarar ve zarar dengesini gözeterek hayatımızın içine katabiliriz.
Zerdeçal
Zerdeçal’ın bu kadar güçlü olmasını sağlayan içeriğindeki curcumin maddesidir. Curcumin, antioksidanlarla doludur ve enflamasyonu azaltır. Curcumin’in hücre zarına pozitif etkisi vardır. Zerdeçal ve balın karıştırılarak tüketilmesi antibiyotik etkisini artıracaktır.
1 yemek kaşığı organik toz zerdeçal ve 100 gram organik balı bir cam kavanoza koyun ve iyice karıştırın. Her saatte bir kere yarım yemek kaşığı olmak üzere bu karışımı tüketebilirsiniz. İkinci gün yine aynı miktar ancak 2 saatte bir, üçüncü gün ise aynı miktar karışımı 3 saatte bir tüketerek kullanabilirsiniz. Hamilelerin bu karışımı doğrudan kullanmasını önermiyorum. Doktora danışarak bu karışımı tüketmelidir.
Zencefil
Taze zencefil özellikle salmonella gibi gıda kaynaklı patojenlere karşı tüketmeniz gereken güçlü bir antibiyotiktir. Ayrıca solunum yolu ve dişeti enfeksiyonları üzerinde antibakteriyel etki gösterir. Bir su bardağının içerisine sıcak suyumuzu doldurduktan sonra 5-6 tane karanfil, küçük bir parça zencefil ve küçük bir parça tarçın atıyoruz. 5 dakika beklettikten sonra 5-6 damla limon sıkıp, bir tatlı kaşığı bal ilave ediyoruz. 10 dakika daha beklettikten sonra karışımımız hazır hale geliyor. Bu karışımı günde iki defa yapmanız faydanıza olacaktır. Güçlü bir bitki olan zencefili anne adayları sıkça kullanmamalıdır. Alerjik reaksiyonlar görülebilir.
Kekik yağı
İçeriğinde yer alan ‘’karvakrol’’ antimikrobiyalleri nedeniyle dirençli antibiyotiklerden biridir. Kekik yağının tıbbi olarak kullanımı ise çok eski zamanlara dayanır. Güçlü antioksidan yapısı ile bağışıklık sistemini güçlendirir.
Kekik yağı, dahilen kullanılacaksa, şekerin içine ya da 1 çay bardağı suyun içine 1-2 damla damlatılarak kullanılabilir. Bu şekilde günde 1 kez tüketmek gerekir. Unutulmamalıdır ki doğa dostumuzdur ama abartılmadığında. Hamileler içerek değil ciltlerine sürerek kullanabilirler.
Elma sirkesi
Elma sirkesi, kanı alkalize ederek toksinlerin vücuttan kolayca atılmasını sağlar. Kilo kontrolü de dahil birçok amaçla kullanılan elma sirkesi, sarımsak ve bal ile birleştiğinde muhteşem özellikli bir antibiyotik ürüne dönüşür. 1 çay bardağı süzme bal, 8 diş sarımsak ve 1 çay bardağı elma sirkesini bir kabın içine koyup 2-3 dakika kadar blender ile karıştırın. Hazırladığınız karışımı bir cam kavanoza alarak dolapta muhafaza edin. 4 gün içinde tüketmenizi öneriyorum. Eğer bitmezse yenisini yaparak tüketmelisiniz. Anne adayları kesinlikle kullanmamalı, anneler de kararında kullanarak vücut dirençlerini artırabilirler.
Yaban turpu kökü
100 gramında 3,5 gram diyet lifi barındıran ürün, çözülebilir lif içeriği nedeniyle yüksek posalı besinler arasında yer alır. Nişasta, şeker, glutamin, protein, hardal yağı, sinigrin, glikozit ve eterik yağ içeren yaban turpu antioksidan bileşenlerden de zengindir. Çay olarak kullanıldığında 1 bardak kaynar suya bitkinin yaprakları ve çiçekleri konulur. 10 dakika bekletilip; azar azar gün içerisinde tüketilir. Balgam söktürücü etkisini artırmak içinse 1 çorba kaşığı turp kökü suyuna 1 çay kaşığı bal eklenir. Hamilelerin kullanmaması gereken bir besindir. Emziren annelerde gazlı yapısı nedeniyle tüketmemelidir.