45 ile 60 yaş arasında vücudumuzda neler olur? Yaşlanmamak mümkün müdür?

45 – 50 yaş aralığı kadının doğurganlığını kaybettiği yıllardır. Hormon seviyesi düşmeye, progesteron ve östrojen hormonu azalmaya başlar. Ve devamında kaçınılmaz son ‘’menopoz’’ ile tanışılır. Yine de bu süreci, premenopoz (menopoz öncesi) ve menopoz dönemi olarak ayırırız. Premenopoz da kadınlar ne isteyip ne istemediklerini daha net bilmeye başlarlar. Kendilerini neredeyse bir köle gibi ailelerine adamaktan vazgeçerler. Adeta ‘’ben de varım’’ ve önemliyim sürecidir. Bu yaş aralığında estetik taleplerinin arttığını görüyoruz. Hormonların azalmasına bağlı olarak dudak üstü barkod veya sigara çizgileri görülmeye başlar. Aynı zamanda bu çizgilere sigara içmeyenlerde de sıkça rastlanılır. Nazolabial çizgiler derinleşir, göz çevresi, alın ve mimikler belirginleşir. Kilo problemi olan kişilerde gıdı sarkmaya başlar. Gıdının tedavisi için, RF ve HIFU uygulanmalıdır. Özellikle sigara çizgileri botoks ile önlenebilirken, oluşan çizgilerse dolgu ile yok edilebilir. Göz kapaklarınız düşükse de plazma ya da cerrahi müdahale gerekebilir. Buradaki önemli nokta cerrahi müdahale erken dönemde uygulanmamalıdır.

50 – 55 yaş aralığı

50 – 55 yaş aralığı artık menopoza girilen dönemi kapsar. Ve birçok ruhsal ve fiziksel problemler ön plana çıkmaya başlar. Gece terlemesi, sıcak basması, hafif sinirlilik bu şikayetlerden bir kaçıdır. Östrojen hormonunun azalmasına bağlı olarak, saç tellerinde kalitesizlik, azalma, dudak üstü çizgilerinde artma, ciltte kuruluk ve hassasiyetlik, sarkma ve kırışıklıklar görülmeye başlar. Hastaların sakal bölgelerinde kıllanma, ellerinde lekelenme artar. Hastaların en çok estetik tedaviye ihtiyacı olduğu dönemdir. Ufak dokunuşlarla acımasız ve hızlı başlayan yaşlanma süreci kontrol altına alınabilir. Bu sayede hasta hem fiziksel hem de ruhsal olarak kendini daha iyi hisseder. Unutmamak gerekir ki artık yeni bir dönem başlamaktadır. Menopoz sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Ama alacağınız bazı önlemler ile menopoz öncesi döneme yakın bir süreç geçirebilirsiniz. Öncelikle sporu kesinlikle hayatınızın tam ortasına sokmak zorundasınız. Eğer sokmazsanız hızlı kilo alacak ve mutsuz olacaksınız. Kilo kontrolünüzü, kas kitlenizi korumayı, uyku düzeninizi, gece terlemelerini ve stresi azaltmak spor ile mümkün olacaktır. Düzenli botoks yaptırarak göz kapağınızı sıkılaştırmak elinizdedir. Ayrıca dolgular ile ufak tefek boşlukları doldurup daha mutlu bir yüz yapısına sahip olabilirsiniz. Alınan her yaş ve yer çekimi, cildinizdeki sarkmaları artıracaktır. Bu durumda HIFU, Threat (ip) ve RF ile sarkmaları başarılı bir şekilde toplamak mümkündür. Boyun, dekolte ve yüzünüz için Mezoterapi, PRP yapılarak hücrelerin kendisini yenilemesi sağlanabilir. Yine saçınıza PRP ve saç mezoterapisi yaptırabilir, saçlarınızı sağlıklı gösterebilirsiniz. Buradaki püf noktası vücudunuzdaki kolajen sentezinin artırılmasıdır.

55 – 60 yaş aralığı

Bu dönemde genelde menopoz süreci bitip, menopoz sonrası dönem başlar. Kişinin daha anlayışlı ve olgun olduğu bir dönemdir. Kimileri torunlarıyla vakit geçirerek mutlu olur, iç huzurun yüksek olduğu zamanlardır. Genç kalmak isteyenler için emek vermeleri gereken bir dönemdir. İnsanı diri ve genç tutan ruhudur. Yeter ki isteyelim, ruhumuz zamana karşı yaşlanmaz. Fiziken hem genç olup hem de çekici olmakta aslında sizin elinizdedir. Göz kapaklarınız sizi yorgun ve yaşlı gösterebilir, çözüm plazma ve cerrahi müdahalededir. Aynı zamanda yüzünüzün ideal oval şekli bozulmuş olabilir, bu durumda cerrahi müdahale tek başına yeterli olmayacaktır. Kolajen sentezini artırmak, kaybolan elastikiyeti yerine koymak, varsa gıdıyı almak, saçlarda ve ciltte kaybolan parlaklığı artırmak için bir çok işlemi birarada yaptırmak gerekmektedir. Buradaki püf noktası ufak dokunuşlar ile işlemlerin hepsinden yararlanmaktır. Amacımız hafif dolgun, parlak, sağlıklı görünen ve sarkmayan bir cilde ulaşmaktır. Spor alışkanlığımız her yaşta olmalıdır, hayat tarzımız aslında alışkanlıklarımızı belirlemektedir. Geceleri geç saatte yatıp, geç saatte uyanan, alkol ve sigara alışkanlığı olan kişilere sınırlı şekilde ancak fayda sağlayabiliyoruz. Önlemlerini erken yaşlarda alan hastalarımızda uyguladığımız tedaviler başarılı sonuçlar vermektedir. Hedefimiz yaşam enerjisi yüksek ve genç görünümlü kişilerin sayısını artırmaktır.

Yorumlar

Yorum

yasemin amato: 1965 yılında İran'nın Tebriz kentinde doğmuştur. 1983 yılından itibaren Türkiye'de yaşamaktadır. 1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra, ihtisasını aynı üniversitenin Dermatoloji Ana Bilim Dalı'nda yaptı. Kozmetik dermatolojiye olan tutkusunu geliştirmek için İngiltere'ye gidip Birmingham'da dermatoloji kursuna katıldı. 1995 yılında ABD'nin Dallas eyaletinde Kollajen enjeksiyonları hakkında eğitim aldı. 1996 yılında Paris'te dünyanın en ünlü uzmanlarından (Dr.Benjamin Asher, David Goldberg, Dr. Legrand, Dr. J.Le Coz, Dr.Laglen) değişik dolgu maddeleri enjeksiyonları, botoks ve mezoterapi eğitimi gördü. Türkiye'ye dönünce YASEMEN adında bir kozmetik dermatoloji merkezi açarak, İzmir'de ilk kez dolgu, botoks, mezoterapi, lazer epilasyon, kalıcı makyaj ve mikrodermabrazyon uygulamalarını başlattı. 2004 yılında Doğan Yayınevi'nden çıkan "Güzel ol, Bugün, Yarın ve Daima" isimli bir kitap yazmıştır. 2009 yılında "Yaşlanmayı erteleyin" "Evde güzellik ve bakım sırları" "Güzel dokunuşlar" isimli kitapları yayınlanmıştır. 2004 yılından itibaren Şamdan plus, Diva, Sabah Gazetesi'nin eki Günaydın, Hürriyet Aile, Kuşhan Diyet, Karşıyaka LIFE, ESİAD dergileri gibi yayınlarda köşe yazarlığı yapmaktadır. Ayrıca 1994 yılından beri Ticaret Europe üyesidir. Kendisi bir çok televizyon programlarında, üniversite içi seminerlerde, konferanslarda, ulusal ve uluslararası kongre ve seminerlerde konuşmacı olarak katılmıştır. Dr. Yasemin Fatih Amato evli ve bir çocuk annesidir.
Related Post
Leave a Comment