AKILLI TELEFONLARIN CİLDİNİZE NASIL ZARARI OLABİLİR?

Teknolojik yenilikler hayatımıza girer girmez bizi şekillendirmeye başlıyorlar. Bu dönüşümü kimimiz çok yakinen anlıyorken, kimilerimiz ise pek önemsemiyor. Aynı zamanda teknoloji yeni, bugüne kadar duymadığımız rahatsızlıklarında ortaya çıkmasına sebep oluyor. El ve boyun eklem ağrıları, göz kuruluğu, sırt eğrilikleri, stres ve daha fazlası… Merkezimize gelen bazı hastalarımız daha kapıdan girer girmez ellerinde akıllı telefonlar sürekli başları aşağıya eğik şekilde meşguller. Onlara takılmak için söylediğim bazı cümlelerin zamanla yeni rahatsızlıklarda kullanılmaya başlanması, akıllı telefonlara dikkat çekmenin zamanının gelip de geçtiğini bana hatırlattı. İşte güzellik konusunda elinizden düşmeyen bu araçların sizlere neler yaptığına bakalım.

ÇENE ALTI SARKMALARININ SEBEBİ AKILLI TELEFONLAR MI?

Mervyn Patterson’un The Week’te yazdığı makaleye göre de akıllı telefon ve tabletlere bakmak için öne doğru sürekli eğilmek özellikle çene altında sarkmaya sebep oluyor. Bu araçların haddinden fazla kullanılması aslında bu soruna davetiye çıkarmaktadır. Tek başına tüm sarkmanın sorumlusu olmamakla birlikte günümüzdeki en önemli sebeplerdendir. Bunun haricinde sarkmaya neden olan bazı etmenleri şöyle sıralayabiliriz. Kısa bir zamanda ani ve fazla miktarda kilo vermek, Sık sık yapılan somurtma eylemi, Şeker alımının artması ciltte kolajenin kaybetmesine ve yüz sarkmasına neden olur, Hızlı ve bilgisiz diş bakımı yapmak ve diş bakımı ürünleri kullanmak, Yaşa bağlı östrojen hormonunun azalması, Aşırı egzersiz yapmak, Güneş ışınlarından yeterince korunmamak.

TEKNOLOJİNİN SEBEP OLDUĞU KIRIŞIKLARDAN KORUNABİLİR MİYİZ?

Teknoloji temelli sorunları önleyebilmek için, öncelikle gün içinde birlikte geçirilen zaman azaltılmalıdır. Bunu yapabilmek için de insanın kendine güvenmesi gerekmektedir. Gün içinde eğer 8 saat telefonunuza ya da tabletinize bakıyorsanız bu zamanı 6 saate indirerek başlayabilirsiniz! Yine bu araçları daha az kullanmak ya da sizi uyarması için eklentileri indirip aktif hale getirebilirsiniz. Kullandığınız hangi araç olursa olsun göz hizanızdan uzağa yerleştirmeyin. Siz araca göre değil, araç size göre konumlanmalıdır. Özellikle sırt ve boynunuzun eğildiğini unutmayın. Belirli aralıklara düz konuma gelip süreci kesintiye uğratın. Gün içinde tüm yükü ayaklarınız ve boynunuz çekmektedir. Hal böyle olunca onlara ne kadar az bindirirseniz o kadar sağlıklı olacaktır. Özellikle sabah basit şekilde yapacağınız kültür fizik hareketleri sayesinde eklemlerinizi güne hazır hale getirmek sizin elinizdedir.

Sürekli oturarak çalışmak zorunda olanlar ayağa kalkıp, akıllı araçları belirli süre bırakmaları onların yararına olacaktır. Çeşitli teknomarketlerde teknolojik araçları kullanırken yardımcı olacak destek ürünler bulunuyor. Bunları alıp kullanmaya başlamalısınız. Küçülen ofis araçları da bu sorunlara davetiye çıkarmaya devam ediyor. Yer çekimine karşı gelmek dünyada zaten zorken bir de eğik başlar bu süreci olumsuz anlamda hızlandırıyor. Başınızı dik tutmaya gayret gösterin hatta, arada yukarı doğru kaldırın. Bu şekilde sarkan çene altı deriniz gerilecektir.

Arada boyun altı bölgenizin derisini yukarıya doğru masaj yaparak çekiştirin. Eğer bu aşamalar için geç kaldığınızı ve müdahale edilmesi gerektiğini düşünüyorsanız doğru bir dermatologtan yardım almalısınız. Onlar durumunuza göre botoks, dolgu, mezoterapi tedavilerinin yanında sarkma ve toparlanma için en fazla faydalanacağımız HIFU ve Radyofrekans yöntemlerini önereceklerdir.

Yorumlar

Yorum

yasemin amato: 1965 yılında İran'nın Tebriz kentinde doğmuştur. 1983 yılından itibaren Türkiye'de yaşamaktadır. 1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra, ihtisasını aynı üniversitenin Dermatoloji Ana Bilim Dalı'nda yaptı. Kozmetik dermatolojiye olan tutkusunu geliştirmek için İngiltere'ye gidip Birmingham'da dermatoloji kursuna katıldı. 1995 yılında ABD'nin Dallas eyaletinde Kollajen enjeksiyonları hakkında eğitim aldı. 1996 yılında Paris'te dünyanın en ünlü uzmanlarından (Dr.Benjamin Asher, David Goldberg, Dr. Legrand, Dr. J.Le Coz, Dr.Laglen) değişik dolgu maddeleri enjeksiyonları, botoks ve mezoterapi eğitimi gördü. Türkiye'ye dönünce YASEMEN adında bir kozmetik dermatoloji merkezi açarak, İzmir'de ilk kez dolgu, botoks, mezoterapi, lazer epilasyon, kalıcı makyaj ve mikrodermabrazyon uygulamalarını başlattı. 2004 yılında Doğan Yayınevi'nden çıkan "Güzel ol, Bugün, Yarın ve Daima" isimli bir kitap yazmıştır. 2009 yılında "Yaşlanmayı erteleyin" "Evde güzellik ve bakım sırları" "Güzel dokunuşlar" isimli kitapları yayınlanmıştır. 2004 yılından itibaren Şamdan plus, Diva, Sabah Gazetesi'nin eki Günaydın, Hürriyet Aile, Kuşhan Diyet, Karşıyaka LIFE, ESİAD dergileri gibi yayınlarda köşe yazarlığı yapmaktadır. Ayrıca 1994 yılından beri Ticaret Europe üyesidir. Kendisi bir çok televizyon programlarında, üniversite içi seminerlerde, konferanslarda, ulusal ve uluslararası kongre ve seminerlerde konuşmacı olarak katılmıştır. Dr. Yasemin Fatih Amato evli ve bir çocuk annesidir.
Related Post
Leave a Comment