Havaların ısınmasıyla birlikte yaz hasretliği bir nebze de olsa dinmeye başladı. Biz insanlar ilginç canlılarız. Kışın yazın hasreti, yazın da kışın hasreti ile yanıp tutuşuyoruz. İş böyle olunca bu sıcak havalarda serinlemek adına denize uzak olanlar hemen bir su birikintisine (havuz) girerek serinlemeye çalışıyor. Peki, bu havuzların periyodik temizliklerinin yapılmaması ve gerekli önlemlerin alınmaması halinde sağlığınızı tehdit eden alanlara dönüştüğünü biliyor musunuz? Ayrıca hastalıkları barındırması açısından, deniz suyuna göre çok daha fazla risk taşıyor bunun da farkındasınızdır umarım.
Yüzme havuzlarında kullanılan suyun hijyen kurallarına uygun halde olmaması, birçok bulaşıcı hastalığın da en önemli sebepleri arasında yer alır. Düzenli bakımları yapılmayan havuzlar; kolera, tifo, hepatit, cilt ve bağırsak enfeksiyonları gibi birçok bulaşıcı hastalığa davetiye çıkarır.
Havuza girer girmez şunlara dikkat edin?
Havuzda kullanılan suyun nereden temin edildiğini öğrenin. Bunu sorabilirsiniz de, havuzu kullananlardan da öğrenebilirsiniz.
Havuzdaki suya baktığınızda berraklığı içme suyu kalitesinde olmalı.
Havuz suyu sıcaklığı dışarıdaki havaya yakın olmamalı (27 derece ve üstü)
Havuz sizin değilse ne yapmalısınız?
Siz temizlik kurallarına gereken önemi gösterseniz de, yüzme havuzlarındaki güvenlik ve hijyenin sağlanmasında öncelikli sorumluluk havuz işletmecisindedir. Bu nedenle tercih ettiğiniz yüzme havuzunun aşağıdaki kurallara uyan ve güvenilir bir yer olup olmadığına emin olmaya çalışın.
Soyunma alanları yeterli ve hijyenik olmalı, bu bölgede bulunan dolaplar ve kabinler sürekli temiz tutulmalı ve paslanmamış olmalı.
Havuzdaki yüzme saatleri boyunca, havuzdaki suyun teknik ve hijyenik özelliklerinden sorumlu bir görevli bulunmalı.
Kedi ve köpek gibi hayvanlar havuz ve soyunma bölgelerine alınmamalı. Her haftanın başında soyunma alanlarında ve dolaplarda ilaçlama yapılmalı.
Havuza girecek kişiler mutlaka duş almalı, ayakkabı ve giysilerle asla havuza girme bölümünde gezilmemeli.
Havuza girecek kişilerin temiz mayo ile giriş yapmaları sağlanmalı.
Vücudunun herhangi bir bölümünde bariz bir yara, sargı veya kir gözlenen kişiler havuza alınmamalı.
Havuzdaki su haftada en az bir defa olmak üzere tamamen boşaltılmalı ve genel temizlik yapılmalı.
Gözden kaçmaması gereken 4 altın kural
1- Havuz suyu alttan ve kenarlardan verilmeli, su yüzeyinin taşarak ızgaralardan akması sağlanmalı. Böylece ölü noktalar harekete geçirilerek mikrop ve atıklardan arındırılması sağlanıyor. Üç gün içinde havuz suyunun tamamı değiştirilmeli.
2- Havuz duvarlarının temizliği. En ideali anti yosun maddelerle fırçalamak. Klor ya da asit özelliğe sahip maddelerle her gün temizlemek gerekiyor.
3- Çevredeki yabancı maddeler enfeksiyon riski taşıyor. Ayaklar ve terlikler büyük etken. Dezenfekte işlemi için permanganat ya da klorlu su kullanılan ayak havuzları şart.
4 – Yürünen zeminin temizliği önemli. Islak zeminde yalınayak yürüdüğünüz takdirde nemli ortamları seven mantarlara yakalanma riski yüksek.
Havuz kenarında terliksiz yürümeyin. Sonuçta havuzlar bize olan yakınlıkları nedeniyle yaz aylarında vazgeçilmez serinleme yerlerinden. Madem biz vazgeçemiyoruz en azından dikkatli olmaya çalışalım. Deri rahatsızlıklarından başlayıp, göz, kulak vb. bir çok rahatsızlık havuzlar nedeniyle yaşanıyor. Tercihiniz önce deniz sonrasında temiz havuz olmalıdır.