Eğer sürekli ayakta dikilmenizi gerektiren bir işiniz varsa veya kilonuz fazlaysa, hele bir de kalıtımsal yatkınlığınız varsa, varislere karşı tedbir almanızda yarar var. Belirli bir yaştan sonra, özellikle 65 yaşını geçen insanların %75’ inde varis görülür. Kadın veya erkek olmanız fark etmez, varisler her iki cinsin ortak sorunudur.
Varisler çoğunlukla ayak bileklerinde, bacaklarda, kalçalarda, vajinada ve anüste oluşur. Bazı insanların derisinde ise; örümcek ağını andıran, kısa- kesik-ince-çatallanmış kırmızı çizgiler görürüz. Bunlar kılcal damar çatlamalarıdır.
Varis kan dolaşımının duraksaması sonucunda damarların deforme olmasıdır. Bu oluşumun en önde gelen nedeni, kan dolaşımının yerçekimi’ne yenik düşmesidir. Yani varisler bir damar sorunudur. Kalp sağlığı için yapmanız gereken her şey, varisleriniz için de yararlıdır. Gerçi varisler büyük ölçüde tedavi edilebilir ama nedenlerini ortadan kaldırmazsanız yeniden geri gelirler. Bu nedenle aşağıdaki etkenleri dikkate almanızda yarar var.
Önce nedenleri ortadan kaldırın:
• Aşırı kilolu insanlar varise daha yatkındırlar. Vücut ağırlığının artması; bacakların yükünü arttırır ve kanın bacaklardan yukarıya doğru hareketini güçleştirir . Dolaşım aksayınca, kan damarları varisleşmeye başlar.
• İşi gereği uzun süre aynı noktada sabit olarak ayakta duran insanlarda varis oluşması neredeyse kaçınılmazdır. Örneğin tezgahtarlar, öğretmenler, doktorlar bu gruba girerler.
• Yüksek topuklu ayakkabılar, baldırlardaki kasları sıkıştırarak kan dolaşımını aksatırlar. Bu durum varisler için uygun zemin hazırlar.
• Çok dar giysiler, özellikle aşırı dar pantolonlar ve sıkı çoraplar kan dolaşımını zorlaştırırlar.
• Anneniz, babanız yada yakın akrabalarınızda varis varsa, daha dikkatli olmanız gerekir.
• Son zamanlarda çokça reklamı yapılan, vakumlu sellülit tedavileri kılcal damarları zedeleyerek varisleşmeye neden olabilirler.
• Aşırı güneşlenme kılcal damarları genişletir. Bu durum onların çatlamasına neden olur. Özellikle beyaz tenli insanların yüzünde, örümcek ağını andıran kılcal damar çatlamaları belirgin olarak fark edilir.
• Alkol ve fazla baharat tüketilmesi kılcal damarları genişletir.
• Kortizonlu kremlerin uzun süre kullanılması varislere neden olabilir
• Kadınlık hormonları, özellikle doğum kontrol hapları ve menapoz tedavileri bazen varislere yol açabilirler.
Koruyucu önlemler:
Varisleriniz varsa veya ailenizde varise yatkınlık olduğunu biliyorsanız, size birkaç tavsiyede bulunabilirim;
Kilo verin!
Kilonuz normalden fazlaysa, biraz zayıflamaya çalışın. Vücut ağırlığı azaldıkça, varis sorunu hafifler. Zaten fazla kiloların kimseye faydası yoktur. Onlardan kurtulmak için sayabileceğimiz nedenlerden birisi de varislerden korunmaktır
Varis çorapları yararlıdır:
İşiniz uzun süre ayakta kalmanızı gerektiriyorsa, varisten koruyucu çoraplar giyebilirsiniz. Ancak varis çorabını giymeden önce, bacaklarınızı biraz yükseğe kaldırıp iki-üç dakika dinlenin.
Dinlenmeye zaman ayırın:
Mümkünse günde en az 3-4 defa olmak üzere, 5-10 dakika süre ile ayaklarınızı kalbinizin seviyesine kadar kaldırıp dinlenin.
Hareket önemli:
Düzenli yürüyüş veya egzersiz kan dolaşımını düzene sokar. Böylece varisleşmeyi veya mevcut varislerin ilerlemesini önler.
Sıcak sudan kaçının:
Sıcak su damarların genişlemesine ve sorunların artmasına neden olur. Varisli bacaklara ılık-soğuk su ile şok uygulamak çok yararlıdır. Damarların büzüşmesini ve rahatlamasını sağlar.
Yüksek topuklar!
Ve tabii çok şık görünse de, yüksek topuklu ayakkabıların ve aşırı dar pantalonların kan dolaşımını zorladığı bir gerçek. Bir takı kadar şık duran bu ayakkabıları yanınıza alıp gittiğiniz davette giymeye ve sonra yine çıkarmaya ne dersiniz?
TEDAVİ YÖNTEMLERİ:
Varise karşı önlem alarak sorunları geciktirebilir veya hafifletebilirsiniz. Ancak varis ilerleyen bir hastalıktır, tedavi edilmesi gerekir. Varis tedavisi için birçok yöntem uygulanmaktadır. Bunların çoğu yararlı ve yan etkileri açısından güvenlidir .
Bu amaçla kullanılan yöntemlerin en önde geleni Skleroterapi’dir ama sadece bacaklardaki varislere uygulanır. Varisleriniz yüzeyde ise ve çok kötü durumda değilse skleroterapi etkilidir. Bu yöntemde varisli damarlara bir karışım enjekte edilir. Bu solüsyonun ana maddesi genellikle tuzlu sudur. Tedavi, damarın büyüklüğüne bağlı olarak, 3–4 haftalık aralıklarla birkaç kez tekrarlanır.
Bazı varisler çok iri, ülserleşmiş veya kanamaya yatkındır. Böyle vakalarda cerrahi müdahale gerekir. Bu ameliyatın adı “Ligasyon” dur.
Damar çatlamaları yüzümüzde de görülebilir. Bunun nedeni genellikle güneştir. Bazen sivilcelerin sıkılması veya tahriş edici başka nedenlerle de oluşabilir. Yüz cildine skleroterapi veya cerrahi uygulanmaz. Bunların tedavisi için elektrik akımı, lazer veya photo IPL yöntemi kullanılır.
Moralinizi bozmak istemem ama tüm tedavilere rağmen yeniden varis oluşabilir. .Bu konuda genetik yatkınlık çok belirleyicidir. Sonra varislere yol açan koşulları tekrarlamamak önemlidir. Örneğin kilo almak, ayakta sabit durmak, yüksek topuklu ayakkabılar, kan dolaşımını yeniden zorlamaya başlarsa, varisler geri gelebilir.