Yaşamımız artık baharla uyanıyor. Sokaklarda insanlar, kıyafetler cıvıl cıvıl, ağaçlar çiçek açmaya başladılar. Peki ya siz, bahar yorgunluğunu bir kenara atıp, coşkusunu yaşamaya hazır mısınız?
Spora başlayın:
Kış boyunca sporu ihmal ettiyseniz, şimdi başlamanın tam zamanı. Aylardır kapalı mekanlarda olmaktan sıkıldığınıza, açık havaya susadığınıza eminim. Hazır heveslenmişken, günlük yürüyüş mesafelerini uzatarak hareketlenmeye başlayın. Havaya girince de düzenli bir egzersiz programına kaydolun. Uzmanlar 21 gün tekrarlanan her şeyin alışkanlığa dönüşeceğini söylüyorlar. Yani bahar hevesiyle 3 hafta spora devam ederseniz, sonra kolay kolay bırakamazsınız. Bu fırsatı kullanın!
Mevsim sebzelerinden yararlanın:
Turp, maydanoz, kereviz, çilek ve kabuklu pirinç, vücuttaki fazla suyun atılmasına yardımcı olurlar. Bunları sofranızdan eksik etmeyin. Brokoli, ıspanak hala yemyeşil. Pazarlar harika otlarla, taze soğanlar, taze sarımsaklarla dolu. Karaciğeriniz için eşsiz bir sebze olan Enginar da bollaşıp ucuzluyor. Baklalar, bezelyeler taptaze. Zeytinyağıyla pişirip bol bol tüketin. Çilekler, çağla bademler bu mevsimde boşuna meyve vermiyorlar. Doğanın döngüsü içinde hiçbir şey rastlantı değil. Baharın size sunduğu tüm nimetlerin tadını çıkarın. Tabii sabah kahvaltısı yapmayı ve düzenli olarak günde 3 öğün yemeyi ihmal etmeden..
Proteinsiz kalmayın:
Elinizden geldiği kadar çok miktarda ve sıklıkta balık yiyin. Bunun için restorana gitmeniz şart değil. Ton balığı, hamsi, mevsimsel balıklar ihtiyacınızı fazlasıyla karşılar. Balığın yanı sıra tavuk, hindi eti ve yumurta tüketin. Çünkü proteinler vücutta tuz tutulmasını ve ödem oluşmasını önler, yağların yakılmasına yardımcı olur.
Biraz kilo verin:
Hergün egzersiz yaparsanız, öğün atlamadan bol bol sebze, balık, tavuk biraz da kırmızı et yerseniz, zaten zayıflarsınız. Düzenli yemek yiyince şekerli-unlu gıdalara karşı isteğiniz azalır. Spor da zihninizi sakinleştirir, zaaflarınızı törpüler, iradenizi güçlendirir. Böylece yaşam tarzınızı geliştirmeniz kolaylaşır.
Yağsız olmaz!
Gerektiği kadar yağ almazsak, vücudumuz bir pelte gibi çöker. Bütün dokularımızın en önemli desteği yağdır. Balık yağları, zeytinyağı, kanole yağı, ceviz yağı çok değerli gıdalardır. Rejim yaparken bile bunları mutlaka tüketmek gerekir.
Kafein ve şekerli-gazlı içecekler ödeme yol açar:
Kahve, kola gibi içeceklerden mümkün olduğu kadar kaçının. Diyet olanlarına da itibar etmeyin. Gazlı-şekerli içecekler ve kahve hem vücudun susuz kalmasına yol açarlar hem de sindirim sistemini çalıştıran enzimleri engellerler.
Yeşil Çay için:
Yeşil çayda, dünyada bilinen en güçlü antioksidan maddenin bulunduğu biliniyor. Yeşil çay C vitamininden yüz kat, E vitamininden 25 kat daha güçlü bir antioksidandır. Ayrıca cildimize iyi geliyor, kilo kontrolüne yardımcı oluyor, sindirimi düzenliyor ve stresi yatıştırıyor. Yani bahar için birebir!
Check-up yaptırın:
Mevsim değişince evlerimizde temizlik yapıp, dolaplarımızı yeniden düzenlemiyor muyuz? Kendinizi yenilemek için de bir check-up yaptırın. Vücudunuzda eksik vitaminler, mineraller varsa onları haricen alın. Hormon dengenizi kontrol edin. Diş tedavisine ihtiyacınız varsa, yaz tatilleri başlamadan aradan çıkartın.
Güneşten mutlaka korunun:
Bu yazının yayınlandığı tarihte hava nasıl olacak bilmiyorum ama artık sabahları
pırıl pırıl güneşle uyanmaya başladık . Hemen bugün kendinize
yüksek faktörlü bir güneşten koruyucu alın. Artık bilmeyen kalmadığını umuyorum;
Cildin erken yaşlanmasında en büyük etken güneştir!
Güneş gözlüğü :
Güneş gözlüğünüz eskidi mi, camları çizildi mi? Veya modası geçtiği için kullanmaktan vaz mı geçtiniz? Sakın ihmal etmeyin. Yaz-kış demeden güneş gözlüğü kullanın. Bu şık tedbir, göz çevresindeki kırışıklıkları önlenmede, bütün kremlerden daha etkilidir.
Çok su için:
Sabah uyanır uyanmaz 1 bardak ılık su için. Gün boyunca en az 2 litre su içmeyi unutmayın. Su belki de bu güne kadar bulunan en önemli anti aging maddesidir.
Bölgesel incelme ve sellülit:
Yukarıda yazdığım her şey, sellülitlerin azalmasına ve vücudun sıkılaşmasına yardımcı olur. Biraz daha rötuş yapmak istiyorsanız; bölgesel incelmenin ve sellülitin günümüzdeki en geçerli tedavisi, “Karbossi terapi”dir. Karbondioksit tedavisi ile yağ hücreleri erir, sellülitler çözülür ve doku canlanarak sıkılaşır. Bu işlemler sırasında genellikle yağları eriten ve dolaşımı düzenleyen Mezoterapi ilaçları verilir ve ardından LPG ile lenf drenajı yapılır. Düzenli uygulama yaparsanız, birkaç seans sonra değişmeye başlarsınız.
Bol oksijen/ Ozon Terapisi:
Her fırsatta doğaya açılın ve derin derin nefes alın. Egzos kokularından ve kalorifer dumanlarından uzakta, yeşil yaprakların cömertçe sunduğu oksijen sizi yeniler. Öte yandan ülkemizde pek az yerde yapılsa da, Ozon Terapisinden yararlanabilirsiniz. Ozon terapisi, vücudumuzdaki oksijeni arttırır.
Yorumlar
Yorum
Leave a Comment