Hava durumunu takip etmek, ona göre giyinmek, hatta ruhsal durumunuzu ayarlamak… Tüm bu saydıklarımda çevrenin rolü büyük. Böyle olunca nasıl evimizi, ailemizi bir şekilde kış ya da yaza hazırlıyorsak, cildimizi de hazırlamak zorundayız. Mart ayının sonlarına yaklaştığımız şu günlerde baharın habercisi ayların içerisine girdik. Eskisi gibi bazı mevsimler uzun yaşanmıyor. Artık bir kış bir de yaz mevsimi kaldı elimizde. O zaman biz de yaza göre kendimizi hazırlayalım.
Kış bitti, yaz geliyor
Kış mevsiminde havanın nem oranın azalması, artan hava kirliliği, cildin daha cansız ve soluk görünmesine yol açar. Kimyasal peeling yaza girerken cildi canlandırmak, temizlemek ve nemlendirmek için yapılabilecek uygulamaların en önemlisidir. Özellikle kış boyunca kapalı tuttuğumuz bölgeler, omuz ve sırt bölgelerinde akneler oluşabilir. Bu durumda duş sırasında uygulayabileceğiniz peeling ürünleri sayesinde özellikle doktorunuz tarafından hazırlanacak tonik ve antibakteriyel ürünlerle iyi bir tedavi yapabilirsiniz. Kış bitişini sevmemizin bir güzel yanı sıcaklar öncesi uygulayacağımız tedavilerde riskin sıfır olması.
Hazırlığa cildinize uygun nemlendirici ile başlayabilirsiniz
Kışın az dışarı çıkıldığı ve hava ile temas dolaylı yönden olduğu için kuruluğa bağlı pullanma, soyulma ve kaşıntı görülebilir. Derideki kuruluğu azaltmak için banyo esnasında yağlar, sonrasında nemlendiricileri kullanmanızı öneririm. Haftada en az 3 kere yapılacak bu uygulama ile cildiniz nemi geri kazanacak ve nemlenmesi istenilen düzeyde kalacaktır. Bu durumda dikkat edilmesi gereken, nemlendiriciyi cildinize göre seçmenizde yatmaktadır. Yanlış seçilen ürünler nedeniyle, kaş yaparken göz çıkarmamak gerekir. Olası kötü durumlarda çözümü kendiniz değil, dermatolog ile çözmelisiniz.
Geleceğin gençliği bugünün gençliğinde alınacak önlemlere bağlı
Cildimizin en korunaklı bölgeleri el ve ayaklarımızdır. Birisi göz önünde çok olması nedeniyle diğeri de gözden ırak olması nedeniyle bu tanıma giriyor. Özellikle kışın sık giyilen çoraplar ve temizlik ile çok haşır neşir olanların ellerini yıpratmaları nedeniyle ciddi sorunlar yaşanabiliniyor. Bu yüzden yaza hazırlık sürecinde güneş koruyucu kremleri kullanmak faydalı olacaktır. Bu sayede ilerleyen yaşlarda görülen güneş lekelerini engellemiş olacaksınız. Genç yaşlarda alınan önlemler ilerleyen süreçte yararımıza olmaktadır. İşte bu yüzden özellikle gençlerin bu önerileri dikkate almaları gelecekleri için önemlidir.
Sık yıkamak temizlik değildir
Kuru hava ve soğuk nedeniyle, çatlayan el ve ayaklarınızı bilmediğiniz kimyasallardan uzak tutunuz. Onun yerine gliserin içeren sabun ve yıkama sonrası vazelin içeren nemlendirici kullanın.
Ayaklarınızı unutmayın!
Kuru cildiniz varsa problem hep kapınızdadır. Ciltten kaynaklı çatlaklar, topuk ve ayak tabanlarında sıkça karşılaşılır. Aslında sebebi de özellikle ayaklar yıkandıktan sonra kurulamadan, yalınayak gezmekten ve küçük ayakkabı giymek gibi sizce önce sorun olarak görünmeyen nedenlerden kaynaklıdır. Salisilik asit içeren vazelin ile yapacağınız bakım fayda sağlayacaktır. Bunun için önce ılık su ile yıkanmalı sonrasında iyice kurulanmalıdır. Sabah, akşam yapılacak düzenli tekrarlar ile tedavi çabucak fayda gösterecektir. Her banyodan sonra ponzo taşıyla yumuşak hareketlerle ölü deriyi temizlemek gereklidir. Çatlak bölgeleri, içeriğinde E vitamini ve jojoba yağı bulunan ayak kremleriyle gün boyu sık sık kremlemeli ve kapalı ayakkabı giyilmelidir.
Kalkanlarınızı şimdiden hazırlayın
Özellikle yüzde oluşan kırışıklar ve oluşan lekelerin en büyük sebebi güneş ışınlarıdır. Güneşin kendini göstermeye başlayacağı en yakın haftalardan sonra koruyucu kremler kullanmalısınız. Faktör konusunda birçok öneri getirilmesine rağmen en az 30 faktörlü olanı önerebilirim. Çünkü geçiş ayı olan baharda oluşabilecek kızarıklık, kaşıntı ve döküntülerle savaşın en önemli aracı güneş koruyucularıdır.
Aşırı terlemeye botoks çare olabilir
Toplu taşıma ve insanlarla birebir iletişim halinde olanlarda aşırı terleme sorundur. Koltuk altlarına uygulanacak botoks tedavisi ile terlemenin önüne geçmek mümkündür.
Evde yapılabilecek bazı maskeler
Kuruyan cildi canlandırmak için, domatesi küçük küçük doğrayın. İçine 2 kaşık badem tozu ekleyin ve iyice karıştırın. Hazırladığınız bu karışımı yüzünüze yedire yedire sürün. 10 dakika sonra yüzünüzü durulayın ve nemlendirici krem sürün.
100 gr. yulaf ezmesi, 1 limon suyu ve bir yumurta akını karıştırdıktan sonra ortaya çıkan karışımı, maske halinde yüzünüze yayın. 10 dakika bekleyin. Bu maske cildinizi gerginleştirecektir.
Kışın, üzerini kapattığımız cildimiz yazın göz önüne çıkacaktır. Bu hem avantaj hem de dezavantajdır. Kişiliğimizin bir parçası haline gelmiş cildimiz parlak ve canlı yapısıyla bizim için önemlidir. Görüldüğü üzere çok önemli hazırlıklar yapmamız gerekmiyor. Sadece doğru ve sürekli yapılacak küçük emeklerimizle yaza hazır hale geleceğiz.
İyi haftalar…